hoki etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster



Kıbrıs’ın kuzeyinde iki kişi ‘doğaya aykırı eylem’ iddiasıyla suçlanarak mahkeme önüne çıkarıldı. Kıbrıs’ın kuzeyi, Avrupa’da eşcinsel ilişkinin suç olarak düzenlendiği son bölge.
Eski Kıbrıslı Rum bakan Michael Sarris’in  ve iki kişinin aynı nedenlerle Ekim 2011’de son derece görünür tutuklanması sonrasında, toplum lideri Derviş Eroğlu Ceza Yasası’nın değiştirileceğine dair söz vermişti.
Madde 171-173 halen eşcinsel ilişki için beş yıl ve ‘bu suçların’ işlenmesine teşebbüse de üç yıl hapis cezası öngörmektedir.
Ancak, Kıbrıslı Türk toplumundan kaynaklar önceki suçlamalardan dolayı cezaevinde bulunan iki kişinin 'doğaya karşı eylem' ile suçlandığını ve 29 Ocak'ta mahkemeye çıkarıldığını rapor ettiler. Bireylerin kendilerini temsil eden avukatları yoktu.
Avrupa Parlementosu LGBT İntergrubu, Eroğlu’nun Ceza Yasası’nın 171-173 maddelerinin yürürlükten kaldırılmasına dair vermiş olduğu sözlerinin somut eylemleme dönüşmemesi dolayısı ile oldukça endişeli. AB parlementeri Marina Yannakoudakis’e gönderdiği mektubunda Eroğlu ilgili yasaların düzenlenmesine yardımcı olacağı taahhüdünü vermişti. Toplumcu Demokrasi Partisi’nin meclis gündemine taşıdığı değişiklik önerisi ise hala yasa olarak düzenlenmedi.
AB parlementeri Eleni Theocharous, LGBT İntergrubu Kıbrıslı üyesi,  “Vatandaşların sadece kendi cinsel yönelimleri dolayısı ile kovuşturulması, temel insan haklarının kabaca ihlal edilmesi anlamına gelmektedir. Kıbrıs’ın işgal bölgelerindeki Türkiye’ye bağımlı yönetimi, tutuklanan iki kişiyi serbest bırakmaya ve haklarında yürütülen hukuki süreci geri çekmeye çağırıyorum.” yorumunu yaptı.
Eleni Theocharous, “Avrupa Parlementosunu ve uluslararası topluluğu Türkiye üzerine Kıbrıs sorununun çözümü yönünde baskı yapmaya, bu şekilde AB hukukunun adanın tamamında uygulanmasını sağlamaya çağırıyorum”.
AB parlementeri, LGBT İntergrubu eş-başkanı Michael Cashman “Yürürlükteki Ceza Yasası insanların yaşamlarına zarar vermektedir ve Derviş Eroğlu’nun verdiği sözleri somut icraatlar takip etmelidir. Bireysel olarak kendisiyle, diğer liderlerle ve sivil toplum örgütleriyle buluşmak ve Avrupa’da keza dünyanın hiçbir yerinde yeri olmayan bu çağdışı yasanın yürürlükten kaldırılmasını cesaretlendirmek için Kıbrıs’a gideceğim.”
Michael Sarris Kıbrıs’ın güneyine geçerek kovuşturmadan kurtulmuş lakin Ekim 2011 tarihinde tutuklanan iki kişinin kovuşturması Kıbrıs’ın kuzeyinde hala devam ediyor.


Haber Bağlantıları;
Avrupa Birligi LGBT Haklari Intergrubu`nun yasanan son tutuklamalar ile ilgili yapmis oldugu aciklamasi. http://queercy.org


20 Temmuz günü bedenlerimize uygulanan tahakkümün bir örneğini daha yaşadık.  İki erkek komşularının şikayetini dikkate alan polis güçlerince “doğaya aykırı cinsel ilişki”de bulundukları gerekçesi ile gözaltına alındı. Fasıl 154 Ceza Yasası hala hem-cins veya karşıt-cins olmalarına bakılmaksızın bireylerin en özel alanları olan cinsel yaşamlarını “doğaya aykırı cinsel ilişki” kısvesi ile yasaklamaktadır.

Homofobiye Karşı İnisiyatif olarak çalışmalarımıza başladığımız 2007 yılından beridir İngiliz Koloni döneminden kalma Fasıl 154 Ceza Yasası’nın hem-cins ilişkilerle ilgili 171. maddesinin yasa koyucular tarafından çağdaş insan hakları paralelinde düzenlenmesi için çalışmalar yürütüyoruz.  2008 ve 2010 yıllarıında Meclis Başkanlığı’na sunmuş olduğumuz Ceza Yasası Değişiklik Önerisi’nin Hukuk Komitesi’ne hala ulaşamamasını büyük bir üzüntü ile takip ediyoruz. Yasa Koyucu`ların ve Yargı`nın, yasanın kullanılmadığı yönündeki iddialarının yaşanan son olay ile geçerliliğini yitirdiği artık gün yüzüne çıkmıştır.  Uykuda olduğu iddia edilen yasanın yeri geldiğinde 21. Yüz yılda bile insan hakları ayıbına dönen bir kabusa dönüştüğünü  görüyoruz. KKTC Devleti’nin son eylemlerde de yaşanan polis şiddeti sonrasında yapmış olduğu açıklamalar ile ne kadar ‘demokrat’ olduğunu ve insan haklarını görmezden geldiğini büyük bir kaygı ile izliyoruz.  Sağlık Bakanlığı’nın bireyleri koruması gerektiği bir noktada Dünya Sağlık Örgütü’nün 1990 yılında hastalık tanı listesinden çıkardığı “eşcinsel” yönelimi kamuoyuna bir tehdit gibi sunmasını, bireylerin en mahrem bilgisi olan sağlık durumu ile ilgili bilgilerin “kamu yararı” kısvesi adı altında kamuoyu ile paylaşılmasını,  AİDS'in bir eşcinsel hastalığı gibi algılanmasına neden olabilecek açıklamalar yapılmasını, ve tutuklanan bireylerin topluma bir tehdit unsuru gibi sunulmasını etik dışı buluyor ve esefle kınıyoruz. 

Mahkemece suçlulukları kanıtlanmamış bireylerin isimlerini ifşa eden ve yaşanan üzücü olayı magazin tonu ile haberleştiren medya kuruluşlarını  yasalara uygun bir şekilde haber yapmaya ve etik değerleri gözeten habercilik anlayışı ile görevlerini yerine getirmeye davet ediyoruz. Medya Kuruluşlarını, bireylerin en özel alanlarını ifşa eden ve yaşamlarında geri dönülmez yaralar açan yayınları sonlandırmaya ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği`ne daha fazla önem göstermeye çağırıyoruz. 

Homofobiye Karşı İnisiyatif olarak; yaşanan son olayla birlikte Fasıl 154 Ceza Yasası’nın 171. Maddesinin ivedilikle değiştirilmesinin gerekliliğinin bir kez daha anlaşıldığını düşünüyoruz. KKTC Devletini ve siyasi partileri, Anayasa Mahkemesi’ne havale edilmiş bu yasayı ivedilikle tarafımızca kendilerine iletilen Ceza Değişiklik Yasası ile düzenlemelerini ve KKTC’nin Avrupa’da devlet eliyle homofobi yapan ülkeler listesinden çıkması için temel insan hakları paralelinde yasalar yapmaya davet ediyoruz. Bu ülkede yaşayan her vatandaşının insan haklarının korunmasının devletin yükümlülüğü olduğuna inanıyoruz.

"Homofobiye Karşı İnisiyatif Derneği gönüllüleri haftalık toplantı kapsamında Çarsamba günü 7'de Loranza Cafe'de toplanıyor. Gündem konularından bazıları şunlardır: Anti-faşist festivale HOKİ katılımı, ceza yasası değişikliğini talep etmek için bir imza kampanyası başlatılması, AB fonu ile desteklenecek bir proje hazırlanması, bu ay yapılacak olan film gösterimi, bir ofis edinmek için girişimimiz. Spontane olarak gündeme gelen konular da olabilir. Bu konular dışında HOKİ gönüllüleri ile tanışmak, bilgi almak ya da bir sorununu paylaşmak isteyen herkesi aramızda görmeyi arzuluyoruz. Toplantıda görüşmek dileğiyle.."

--


--
Homofobiye Karsi Inisiyatif
Initiative Against Homophobia
www.queercy.org

Homofobiye Karşı İnisiyatif Derneği (HOKİ), ülkede eşcinsel ilişkinin hala “Doğaya Aykırı Suçlar” arasında değerlendirilmesinin insan hakları ihlali olduğunu vurguladı.

HOKİ, dünyada Gey Pride olarak anılan ve haziran ayının son haftasına denk gelen haftanın, 1969 yılından bu yana LGBTQ (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Transcinsel ve Queer-Kuir)’lerin  toplumda varolma mücadelesinin kutlandığı hafta olarak bilindiğini hatırlatarak, şunları kaydetti:
“Stonewall Inn adlı mekanda bir grup LGBTQ bireyin polis baskınlarına karşı isyan etmesiyle başlayan Stonewall İsyanı, modern LGBTQ tarihinin sembolü haline gelmiş bir olaydır. Bugün tüm dünyada bir şenlik gibi kutlanan LGBTQ Onur Haftası’nın tohumları 27-29 Haziran 1969'da New York’da Stonewall Inn adlı  mekanda yaşanan bu olaylarla atılmıştır.”

HOKİ’den yapılan yazılı açıklamada, bugün dünyada  LGBTQ haklarının insan hakları bütününün bir parçası olarak kabul edilirken, KKTC’de eşcinsel ilişkinin hala “Doğaya Aykırı Suçlar” bölümünde değerlendirildiği ve  Fasıl 154 Ceza Yasası kapsamında suç olarak düzenlendiği vurgulandı.
LGBTQ bireylerin özgürlükleşmesi ve toplum baskısı olan homofobi, bifobi ve transfobi’ye dikkat çekmek adına Onur Haftası (LGBTQ Pride) kapsamında bir dizi etkinlik gerçekleştireceklerine de dikkat çeken HOKİ, eşcinsel ilişkiyi suç olarak düzenleyen Fasıl 154 Ceza Yasası’nın değiştirilmesi için 2008 yılında hazırlanan değişiklik önerisi doğrultusunda düzenlenmesi için siyasi partilere ziyaret başlatılacağını bildirdi.

HOKİ açıklamasında şöyle dedi:
“Bu yıl tüm dünyada olduğu gibi LGBTQ (lezbiyen, gey, biseksüel, transcinsel ve Queer-kuir) bireyler olarak Onur Haftası kapsamında Onur Yürüyüşü’müzü gerçekleştirememenin üzüntüsü içindeyiz. Lakin biliyoruz ki, Stonewall Inn’de bir grup insanla başlayan isyan ve özgürlük mücadelesi yolumuzu aydınlatacak, Kıbrıs’ta yaşayan LGBTQ bireylerin de insan haklarını daha ileriye taşıyacaktır. Bizler, HOKİ olarak biliyoruz ki ‘kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz’…."
Blogger tarafından desteklenmektedir.