ceza etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Hapisteki LGBT-İ bireylerin yaşadıkları sıkıntılar neler? Toplumsal yargılar, hapishane personelleri tarafından sürdürülüyor mu? İhtiyaç listelerinde neler var? OHAL sonrası neler değişti? Bu ve benzeri sorunları KADAV’ın (Kadınlarla Dayanışma Vakfı) da içinde olduğu Hapiste Kadın Ağı’nda çalışma yürüten Beyza Bilal, Derya Özata, avukat Eren Keskin ve Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST) Yönetim Kurulu üyelerinden Hilal Başak Demirbaş’la konuştuk. GazeteDuvar -Filiz Gazi

Hapiste Kadın Ağı’nda çalışma yürüten Beyza Bilal, Türkiye’de birçok kurumda olduğu gibi cezaevlerinin de cinsiyet duyarlılığı olmadan, eril bir zihniyetle yönetildiğini söyleyerek sözlerine başlıyor. En basit örnek olarak cezaevinde sağlanan iş imkanlarının dahi erkeklerin çalışabileceği türden olduğunu belirtiyor.

Bilal, mektuplarda en çok vurgulanan şikayetin fiziksel ihtiyaçlar olduğunu söylüyor. Kıyafet ihtiyaçları, anneleriyle birlikte içeride olan çocukların üst baş ihtiyaçları, revire çıkamamak gibi sıkıntılar en baş sıralarda.

Mahpuslara her mektup ulaşmıyor, aynı şekilde gelen mektuplar da verilmiyor. Avukat ve birincil derece akraba görüşlerine OHAL dönemiyle kısıtlamalar getirilmiş.

Rahatsızlanan kişilerin türlü gerekçelerle doktora götürülmediğini söylüyor Bilal ve ekliyor: “Trans olduğu için sürekli darp edilen bir arkadaşımız var. Muayene olacağı zaman erkek gardiyanın dışarı çıkmaması bir şiddettir. Hemen her defasında bu yaşatılıyor.”

Bilal, LGBT-İ tutsakların çoğunun açık havaya çıkamadığını, cezaevlerinde iş imkanı varsa çalışamadıklarını, kurslara katılamadıklarını ve bunun sebebi olarak da güvenlik gerekçe gösterilerek, “diğer mahkumlardan sizi koruyamayız” denildiğini anlatıyor.

Bilal, bir trans kadın için en basitinden cımbız ihtiyacının giderilmemesinin örtük bir şiddet biçimi olduğunu söylüyor: “Cımbız, peruk, topuklu ayakkabı ve cinsiyet geçiş süreçlerinde kullanılan hormon ilaçlarına kadar birçok şeye erişimin olmaması ruhsal ve bedensel bütünlüğü etkileyen, baskı ve şiddet oluşturan işkencelerdir.”

Bilal, cezaevlerinde olan kadınların, LGBT-İ bireylerin toplum tarafından suçlu ilan edilmelerine karşın asıl suçun toplumdaki transfobi, homofobi ve cinsiyetçilikten kaynaklandığını söylüyor. Bunu şöyle açıklıyor: “Diyelim ki trans bir birey, yaralama sebebiyle cezaevindeyse sebebi belki de transfobik bir saldırıya karşı koymaktır. Benzer şekilde, eşi tarafından ekonomik şiddete uğrayan bir kadın, gidip bir yerden bir şey çaldığında ‘suçlu’ olarak cezaevine konulan kişi oluyor.”
Tamamı "şuradan" okunabilir.



Aktivist Lim Tae-hoon NbcNews
         Güney Kore'de askeri mahkeme, bir subaya başka bir  askerle seks yapmaktan altı ay hapis  ve bir yıl görevden uzaklaştırma cezası verdi.* İsimi açıklanmayan subay  kararın ardından fenalaşarak hastaneye kaldırıldı.



        Güney Kore'de eşcinsellik suç değil, fakat  askeri yasalara göre, ordu personelinin eşcinsel ilişki kurması yasak. 


Silahlı kuvvetleri eşcinselliğin kökünü kazmak için "cadde avı" yapmakla suçlayan İnsan Hakları Örgütleri Nisan ayında Kore Genel Kurmay Başkanı Jang Jun-gyu'nun silahlı kuvvetler içindeki eşcinsellerin izlenmesini istediğini iddia etti.

(*Verilen hapis cezası ertelendi.)



 yonhapnews , bbc , nbcnews




Endonezya'nın Bande Açe kentinde, birbirleriyle cinsel ilişkiye girdikleri gerekçesiyle şeriat mahkemesi tarafından değnek cezasına çarptırılan iki erkeğin cezası bir caminin önünde infaz edildi.

20 ve 23 yaşlarında olan erkeklerin sırtına 83'er kez değnekle vuruldu. (BBC)

Endonezya'nın Açe bölgesi dışında diğer bölgelerinde eşcinsel olmak yasak değil ve herhangi bir cezaya hiçbir koşulda çarptırılması mümkün değil. Ancak Açe bölgesinin aşırı muhafazakar olması ve eşcinselliğin yasak olmasından ötürü eşcinsel bireylerin normalde bu bölgeyi tercih etmediği, sadece zorunluluk dolayısı ile bu bölgede oturan bazı eşcinsel bireylerin gizli bir şekilde korundukları ifade ediliyor.

https://www.theguardian.com/world/2017/may/23/indonesian-men-caned-for-consensual-gay-sex-in-aceh

Video              "UTANÇ"
 theguardian.com 
bbcturkce



Rtük İnceleme ve Değerlendirme Dairesinin raporunda (TNT -İzdivaç)‘’ Bu programda, 35 yaşındaki Ümit Bey, kendisinden 5 yaş büyük olan Işın Hanım'a talip olmuştur’’ denildi ve konu şöyle özetlendi:

‘’Stüdyodaki izleyiciler Ümit Bey'e, daha önce kız arkadaşı olup olmadığını, cinsel birliktelik yaşayıp yaşamadığını, farklı bir cinsel eğilimi olup olmadığını sorgulayacak derecede ileri gitmişlerdir. Ümit Bey'in herhangi bir cinsel deneyiminin olmadığı da deşifre edilmiştir. Hayatını birleştirmeyi düşünen insanların bu bilgilerinin, mahremiyet sınırları içinde kalması gerektiği düşünülmektedir. Yayının gelişme çağında olan gençler ve çocukların ekran başında olabilecekleri bir zaman diliminde yapıldığı da görülmüştür.”

 ‘’Özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırılık taşıdığı’’ kararına vardılar. TNT TV’ye, bir aylık reklam gelirinin yüzde biri oranında, 45 bin 412 lira para cezası verildi.



Haber Bağlantıları; Cinsel Tercih Sorusuna Ceza
Blogger tarafından desteklenmektedir.