aym etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster


Türk Silahlı Kuvvetleri’nden (TSK) ihraç edilen bir askerin başvurusunu 'eşcinsellik askerliğin onurunu zedeler' iddiasıyla reddeden AYM, aynı gerekçeyle görevinden atılan din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenine karşı da 'ayrımcılık' yapılmadığına dair karar bir karar yayımladı.

Birgün'den Nurcan Gökdemir'in haberine göre kararda, ''Küçük çocukların eğitilmesinde öğretmen olarak çalışmak isteyenlerin diğer kişilerin tabi olmadığı bazı sınırlamalara tabi olmaları doğaldır'' denildi.

Alınan karara, Başkanvekili Engin Yıldırım ile üye Muharrem Topal katılmadı. Yıldırım, yazdığı karşı oy yazısında, Türkiye’nin de taraf olduğu uluslararası sözleşme ve tavsiye kararlarında cinsel yönelim ayrımcılığının yasaklandığını bildirdi.

Kararın anayasaya aykırılığının altının çizildiği karşı oy yazısında dile getirilen gerekçeler özetle şöyle:

Anayasa’da devletin resmi cinsel yönelimi yoktur ve devlet tüm cinsiyetler, cinsel kimlikler, cinsiyet kimlikleri ve cinsel yönelimler karşısında eşit ve tarafsız kalmalıdır.
Cinsel yönelim ayrımcılığı kimi hayatların daha az saygıya ve haysiyete sahip olduğunun kabulü anlamına gelip LGBTİ+’lerin eşit fırsat ve haysiyetle toplumsal yaşama katılmalarının engellenmesi sonucunu doğurmaktadır.
Devletin temel görevlerinden biri insan haysiyetini koruyarak belli bir insan topluluğunu meydana getirenlerin haysiyetine zarar verecek, onları damgalayacak politikalardan, uygulamalardan ve hukuki düzenlemelerden kaçınmaktır.


Birgün'den Nurcan Gökdemir'in Haberinden;
Cinsel yönelimleri nedeniyle ordudan atılması istenen bir askerle ilgili yargılamayı yapan Askeri Yargıtay 1. Dairesi, Askeri Ceza Kanunu’nun, “Bir kimseyle gayri tabii mukarenette bulunan asker kişiler hakkında TSK’dan çıkarma cezasına, erbaşlar hakkında rütbenin geri alınmasına hükmolunur” şeklindeki maddesinin iptali için AYM’ye başvurdu.

Askeri Yargıtay 1. Dairesi, başvurusunda askerlerin “doğal olmayan cinsel davranışlarının askerlik mesleğinin onurunu zedeleyeceği veya disiplinsizliğe neden olacağı konusunda somut gerekçeler ortaya konulmadan” TSK’den çıkarma cezası ile cezalandırılmasının adalet duygusuyla bağdaşmadığını savundu. “Özel hayatın en mahrem kısmında yer alan cinsel faaliyetleri nedeniyle bir kişinin meslekten atılmasının özel hayata saygı gösterilmesini isteme hakkına ölçüsüz bir müdahale oluşturduğu” savunulan başvuruda, askerler cezalandırılırken emniyet görevlilerinin veya mülkiye, yargı ve din hizmetleri gibi görevlerde çalışanların bu cezaya çarptırılmadıklarının altı çizildi.


Başvuruyu oy çokluğuyla reddeden AYM, Askeri Ceza Kanunu’nda öngörülen cezai yaptırımların esas amacının, askeri disiplini korumak ve sürdürmek olduğunu bildirilen kararda şöyle denildi: “Bu açıdan bakıldığında askeri disiplinin korunması ve kamu hizmetinin gereği gibi yürütülmesini sağlamaya yönelik olarak özel hayatın en mahrem alanında kalan cinsel davranışlar gerekçe gösterilerek asker kişiler hakkında TSK’den çıkarma, erbaşlar için rütbenin geri alınması cezasını öngören kural; meşru bir amaca dayanmaktadır. Askerlik mesleği, disiplin ve fedakarlık temeline dayanır. Bundan dolayı bu görevi ifa edenlerin güven, itibar ve saygınlığın gereği olarak katı meslek ilkelerine tabi tutulmaları olağan karşılanmaktadır.” ...


“Kural, istisnai bir alanda ve dar kapsamlı olduğundan sınırlı ve ölçülüdür. Özel hayatın korunmasını, istisnai bir alanda ve anayasal ilkelere uygun olarak asgari oranda sınırlandıran düzenlemenin birey hakları ile kamu yararı arasında açık bir dengesizlik oluşturduğu söylenemez” denildi....


2014 yılında meydana gelen olayda; 27 yaşındaki B.K ismli bir trans kadına, Ankara Çankaya'da denetim yapan polis ekipleri,  cadde kenadında müşteri beklediği için 5326 sayılı Kabahatler Kanuna göre işlem yapıp para cezası kesti. 91 liralık para cezasına karşı çıkan B.K ise konuyu yargıya taşıdı. Ancak yerel mahkeme kolluk kuvvetlerini haklı buldu.



Temyiz sürecinden sonra durumu Anayasa Mahkemesi'ne taşındı;
Oy çokluğu ile alınan ve B.K'nın haklı görüldüğü emsal olabilecek kararda;  30 Mart 2005 tarihli 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'na göre yapılan işlemin geçerli olamayacağı vurgulandı.

Buna gerekçe olarak ise polisin; İdari Para Cezası tutanağında yer alan "Fuhuş amacıyla başkalarını rahatsız etmek" fiili ile 5326 sayılı kanunun 37. maddesinde tanımlanan maddenin birbiriyle uyuşmadığı, burada "fuhuş eyleminin bir karşılığının bulunmadığını" bildirildi.


Kararın "Kimse işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz. Kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez" ilkesi gereğince alındığı vurgulandı. Sonuç olarak B.K'nın hakkının ihlal edildiğine karar verildi ve 2 bin liralık 'yargı süreci masrafının' kendisine ödenmesine hükmedildi.


Kurumu tarafından eşcinsel olduğu gerekçesiyle devlet memurluğundan çıkarılan bir kamu görevlisi, aftan yararlanarak memuriyete dönmek istedi.

Kurumu, bu talebi ‘eşcinsel olduğu’ gerekçesiyle geri çevirdi. Açtığı davalar da reddedilen memur, 2013’te Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu.

Ancak başvuruyu 18 Ekim’de görüşen ve karara bağlayan AYM Genel Kurulu, eşcinsel memurun geri dönüş talebini reddetti.

AYM 18 Ekim 2017 Çarşamba Günü Saat 9.30'da YapılanMahkeme Toplantısında Görüşülen Dosyalar ve Sonuçları


Başvuru Konusu: Başvuru, devlet memurluğundan çıkartılmanın
ardından yürürlüğe giren af kanunu kapsamında yapılan
yeniden atanma talebinin eşcinsel olunması gerekçe
gösterilerek reddi nedeniyle maddi ve manevi varlığın
korunması ve geliştirilmesi hakkı ile ayrımcılık yasağının
ihlali iddiasına ilişkindir.

Sonuç: i. Kabul edilebilirlik yönünden  Anayasa’nın 20.  maddesinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA
ii. Esas yönünden Anayasa’nın 20. maddesinin İHLAL EDİLMEDİĞİNE



Şemih Şen



Blogger tarafından desteklenmektedir.