biseksüel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Vulture'de yayınlanan röpörtajda Quincy Jones,  Marlon Brando hakkında şöyle bir iddiada bulundu.

Richard Pryor - Marlon Brando

"O tanıştığım en  büyüleyici piçti. Her şeyi beceririrdi. Ama her şeyi. Bir posta kutusunu s....ti.  James Baldwin, Richard Pryor, Marvin Gaye... " 


TMZ  ise konuyu Pryor'un eşi Jennifer Lee'ye sormuş.

Lee, "1970'li yıllardı! Uyuşturucu gırla gidiyordu. Yeterli derecede kokain aldıysanız bir radyatörü bile düzebilirdiniz ve ertesi sabah radyatöre çiçek yollayabilirdiniz. Richard, biseksüelliği konusunda çok açıktı, bundan da utanç duymazdı" ifadelerini kullandı.




James Baldwin - Marlon Brando 1963




       Çoğumuzun   Kasımda Aşk Başkadır'daki güzel kadın olarak hatırladığı Charlize Theron; kendisine En İyi Kadın Oyuncu Oscar'ını kazandıran  Cani (Monster- 2003)'deki rolüyle unutulmaz oldu. Eşcinsel, seks işçisi bir seri katilin gerçek yaşam öyküsünü anlatan filmde Theron 18 kilo alıp almış ve olabildiğince çirkin gösterilmişti.

Film 1989-1990 yılları arasında çok sayıda insanı öldürerek, dünyanın ilk kadın seri katili olarak bilinen Aileen Wuornos'un gerçek hikâyesini anlatıyordu.

     En nihayetinde 2017 yapımı Atomic Blonde (Sarışın Bomba) 'da biseküsel  ajan olarak seyrettik; 

Charlize Theron/Aromic Blonde

Konu: MI6 için çalışan gizli ajan Lorraine Broughton aralarında çok değerli bir kişiliğe sahiptir diğer ajanlara göre bir numaralı suikastçidir. Kendine has özellikleri olan Lorraine Broughton çok olağan dışı bir durumdan bile kurtulmayı başarabilir. Soğuk savaş zamanı ona çok ihtiyaç olur ve öldürülen bir ajanın kimler tarafından öldürüldüğünü araştırması ve ajanların bilgilerinin yer aldığı defteri bulmak için göreve çağırılır. Düşmanlar ise onun geleceğinin çoktan haberini almış ve yaşamaması için elinden gelen herşeyi yapmaya çalışacaktır. Lorraine Broughton ise ilk önce av gibi gözüküp sonra avcı olacaktır.


[youtube src="yIUube1pSC0"/]

Bu kez 2018 Tully'de 3 çocuk annesi (Marlo) biseksüel (olduğu iddia edilen) bir kadını canlandırıyor.
Tully


 Konu: 3 çocuk annesi  Marlo; 2 çocuğuyla uğraşmasının yanı sıra yeni bebeği de onu bir hayli yormaktadır. Kız kardeşinin perişan halini gören erkek kardeşi ona yardımcı olması için bir gece dadısı tutar. İlk başta durumu savurganlık olarak gören Marlo, genç dadı hakkında emin olmasa da zamanla düşünceli, sürprizlerle dolu ve bazen de zorlu bir genç kadın olan Tully ile güçlü bir arkadaşlık geliştirir.


[youtube src="QRtBP07gIHY"/] Evet "olduğu iddia edilen" çünkü henüz vizyona girmedi, sadece Sundance'da gösterildi ve izeleyenlerin yorumları (1) (2) bu yönde.  Tully ile olan ilişkisinde üstü kapalı olan bir aşk mı var, yoksa iki kadının dayanışması mı, izleyiciye bırakılmış gibi.


 Semih Şen


 

Dün gece, RTL 'e konuşan Colau, ‘Biseksüelim ama bunu politikacı olduğum için kamusal alanda söyleyecek cesaretim olmamıştı.Modern bir ülkeyiz, daha da modern olmamız lazım diye düşündüğüm için bu gerçeği bugün ilk kez burada açıklıyorum’ dedi




Colau, zamanında büyük aşk yaşadığı kadının ise üniversite okumak için Barcelona’ya gelen bir İtalyan olduğunu  söyledi.
20minutes.fr

Yeni bir araştırma kendilerini biseksüel olarak tanımlayan erkeklerin hem kadınları hem de erkekleri çekici bulunduklarını ilk kez resmi olarak ortaya koydu ancak bu sonuç biseksüelleri şaşırtmış görünmüyor.
23 Ağustos 2011 Salı, 16:37:40
’Biseksüellik’ kanıtlandı!
Northwestern University’de yapılan yeni araştırmayla 2005 yılındaki bulguları doğrulayan uzmanlar, ‘erkek biseksüellerin var olduğuna’ kanaat getirdi.
Çekiciliğin sadece bir cinsiyete karşı olmayabileceğini iddia eden biseksüeller içinse bu bulgular hiç de yeni değil. Zira biseksüeller onları bugüne kadar homoseksüel olarak görenleri ve toplumdaki varlıklarını kabul etmeyenlere kızgınlar.
ESKİ ARAŞTIRMA HOMOSEKSÜELLERLE BİSEKSÜELLERİ BİR TUTUYORDU
Biological Psychology internet sitesinde yayınlanan çalışma, her iki cinsiyetten de en az iki kişiyle birlikte olma tecrübesine sahip biseksüelleri kapsıyor. Araştırmaya katılan erkeklere, erkek ve kadın biseksüellerin cinsel ilişkileri izletiliyor ve erektil tepkileri tespit ediliyor.
2005’te yapılan çalışmada homoseksüellerle biseksüellerin tepkilerinin benzemesine karşın, yeni çalışma biseksüel erkeklerin hem erkek hem de kadın videolarına tepki verdiğini ortaya koydu. Diğer taraftan heteroseksüellerin ise sadece karşı cins videolarına tepki verdiği bir kez daha kanıtlandı.

KaynakTastamamı>>

Milyonlarca tanımadığım, ama özellikle de tanıdığım biseksüellere ithaf edilmiştir...
Övünmek gibi olacak ama Türkiye’ye 2007’de döndüm döneli cinsellik konusunda milyonlarca insanın duymadığı, düşünmediği konularda da yazıyorum. Yazdıklarım çok orjinal, hiç bilinmeyen teorik şeyler değil. Sadece bu memleket, “cinsellik” kelimesini duyunca hemen seks konuşulacak sanıyor. Ya iştahlar kabarıyor ve okumanın üçüncü dakikasında ilgiler dağılıyor ya da yüzler kızarıp abdestler bozulacak sanıp yazı bir kenara bırakılıyor. Örnek mi istiyorsunuz? Kaç taneniz interseksin ne olduğunu duydu? Halbuki BirGün’de, daha Türkiye’ye tam dönmemişken Ekim 2006’da yazmışım bu konuyu! Aynı zamanlarda, interseks bir Türk vatandaşı ile röportajım da yine BirGün’de çıkmış o günlerde... Tabii, Haydar Dümen varken Türkiye, Kürşad Kahramanoğlu’nu ne okusun? Babam da Haydar Dümen’ciydi, biz muhafazakâr, eskinin kıymetini bilen(!) bir toplumuz...vs.vs diye düşüncelere dalmışken, bilgisayarıma doktor bir arkadaşımdan elektronik bir posta düştü. Selçuk doktordur, ama aynı zamanda gazeteden köşedaşım ve doğru dürüst bir entellektüeldir. “Eşcinsellik biyolojik bir hastalıktır” diye fetva verip, hâla koltuğunu koruyan bir Bakan’ın olduğu ülkemizde bile cinsellik konusunun sadece doktorların inisiyatifine bırakılmaması gerektiğini takdir edebilecek bilgi ve derinlik sahibidir. Selçuk elektronik postasında, Yapı Kredi Yayınları'nın Cogito dergisi Kış 2010 sayısı için dosya konusunu "Cinsel yönelim" olarak belirlediğini yazıp, katkı ve önerilerimi sormuş. Selçuk’u hakikaten severim, kıramadım ve işte herkesin ne olduğunu bildiğini sandığı, en aşağısından ne olduğu konusunda bir fikri olduğunu sandığı, cinsellik yelpazesinin “biseksüellik” dilimi hakkındaki bu yazıyı kaleme almaya böyle karar verdim...

Wikipedia, biseksüaliteyi “Homoseksüalite ve heteroseksüalite ile birlikte üç ana cinsel yönelimden biridir; biseksüalite hem fiziksel hem/veya, de/da romantik olarak hem kadını hem de erkeği çekici bulmaktır” diye tarif ediyor. Hiçbir cinse karşı ilgi duymayanlara da “aseksüel” diyoruz. "Aseksüel olmayan, ama iki cinsten biri için belirgin bir şekilde çekici bulmayan bireyler de kendilerini “biseksüel” olarak tanımlayabilirler” diye ilave etmiş. Hetero ve homoseksüel terimleri gibi biseksüalite de 19. yüzyılda ortaya çıkmış terimler olsalar da, tarih boyunca değişik toplumlarda ve hayvanlar aleminde biseksüalitenin var olduğunu biliyoruz.

İşin pratiğine bakarsak; benim yakından tanıdığım, bildiğim, arkadaşım olmuş birçok biseksüel var. Kolay iş değil. Toplumda ciddi olarak ayrımcılığa uğrayan bu bireyler, eşcinsellerin çekmek zorunda oldukları bütün ayrımcılıklarla yüzleşmenin ötesinde, uzun dönemler eşcinseller tarafından da ayrımcılığa tabi tutuldular. Batı’da eşcinsel hareketin yükselişte olduğu 70’li, 80’li yıllarda biseksüeller, eşcinsel hareketin önemli bir kısmı tarafından “mücadeleyi sulandıran, aslında olmayan bir cinsellik yaratarak eşcinselliklerini yumuşatmaya, daha kabul edilir birşey yapmaya çalışan” bireyler ve gruplar olarak suçlandılar. Bu görüş artık demode olmuşsa da, o dönemlerde birçok biseksüele “mücadelemize, örgütümüze, katılabilirsiniz, cinsel pratiğiniz özelinizdir; kendinizi eşcinsel olarak tarif edin” baskısı yapıldı!
Biseksüelliğin en liberal eşcinsellerin bile kafasını karıştıran, onları “eşcinsellikleri ile yüzleşemeyen, aslında dolaptan bir türlü çıkamayan eşcinseller olduklarını” düşündüren ana neden; biseksüel pratiğin değişik tezahürlerinin olması. Bir insan tüm ergen yaşamında biseksüel olabileceği gibi; biseksüeliğini pratiğe dökme şekli ergen yaşamının sadece bir kısmında olabilir. Bir biseksüel, aynı zamanda hem karşı hem kendi cinsine yönelebileceği gibi, ömrünü belli dönemlerde sadece kendi cinsine, belli dönemlerinde sadece karşı cinse yönelmiş olarak yaşayabilir. >>Kürşad Kahramanoğlu : Biseksüalite, cinsellik yelpazesinin lay lay lomu mu?

Mustafa Üstündağ, başına gelen ilginç, homofobik bir olayı anlattı. Zeynep'in Sekiz Günü adlı filmde biseksüel bir adamı canlandıran Üstündağ ; "Bir gün çekim için Kadıköy'den karşıya geçeceğim. İskelenin orada da polis var, herkes geçiyor bana "sen dur" dedi. Ben de filmde biseksüel bir karakteri canlandırıyorum. "Ben oyuncuyum, çekime gidiyorum" falan dedim, inanmadı. Sonra taradı temiz çıktım tabi, öyle gittim sete."
Saçlarımı sarıya boyadığımdan olsa gerek gay muamelesi gördüm diyen Üstündağ, o rolle ilk ödülünü aldığını söyledi.
htt://gayhaber.blogspot.com

Blogger tarafından desteklenmektedir.