http://www.pembehayat.org
       Pembe Hayat'ın dün yayımladığı duyurda özetle;  Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği  "Kırmızı Şemsiye"  isminin kendilerine ait olduğunu iddiasıyla ‘Marka Hükümsüzlüğü’ davası açmış.

     İsim  kullanım hakkı, iki derneği karşı karşıya getirecek kadar önemli mi, değil mi; ilerleyen süreçte göreceğiz.




  Geçmişe Doğru Bakmak, Emeğe Saygı Duymak...Pembe Hayat LGBTT Dayanışma Derneği olarak, 24/10/2016 tarihinde Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği tarafından, derneğimize yönelik ‘Marka Hükümsüzlüğü’ iddiası ile dava açıldığını üzülerek bildiriyoruz.

Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği söz konusu davada özetle; ‘Kırmızı Şemsiye’ isminin kendilerine ait bir kullanım olduğu, derneğimiz bünyesinde faaliyet yürüten Kırmızı Şemsiye Seks İşçileri İnisiyatifi’nin bu ismi kötü niyetli olarak kullandığı ve marka hakkı derneğimizde bulunan ‘Kırmızı Şemsiye’ ifadesinin ve logosunun iptal edilerek kendi adlarına tescil edilmesini talep etmiştir.

2006 yılında translar tarafından kurulmuş olan ve Türkiye’nin ilk trans öz örgütlenmesi olarak, 11 yıldır trans hakları için her platformda mücadelemizi sürdürmekteyiz.

Bu süreçte birçok farklı proje ve birçok farklı çalışanla yollarımız kesişmiştir. 2008 yılında, Pembe Hayat Derneği yürüttüğü faaliyetlere ek olarak, Türkiye’deki tüm trans seks işçileri ile dayanışabilmek amacı ile Kırmızı Şemsiye Seks İşçileri İnisiyatifi’ni kurma kararı almıştır. Bu inisiyatif 2008 yılından itibaren her yıl, Pembe Hayat’ın yürüttüğü etkinliklerin biri olan3 Mart Dünya Seks İşçileri Günü’nün organizasyonunu da gerçekleştirmiştir.

Derneğimiz 2013 yılında 2013/94483 sayı ile Türk Patent Enstitisü’den Pembe Hayat, Kuirfest, ve Kırmızı Şemsiye Seks İşçileri İnisiyatifi’nin marka tescil belgelerini alarak yürüttüğü faaliyetlerin ve emeğin görünür kılınmasını amaçlamıştır.

Davacı, Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Ördek, 01.10.2010/01.04.2012 tarihleri arasında derneğimizde çalışmış, Pembe Hayat’ın öncülüğü ve ev sahipliği ile kurulan ve derneğimize bağlı olan Kırmızı Şemsiye Seks İşçileri İnisiyatifi’nin de çalışmalarında yer almıştır. Buna rağmen aşağıda belirteceğimiz süreç işletilmiştir.

Bu tarihten itibaren derneğimizle asla alakası olmayan bir süreç başlamış ve bu süreç Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği’nin arabulucuya başvurmasıyla devam etmiştir. Arabulucu nezaretinde yapılan iki görüşmede de, Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği, derneğimizden marka hakkımıza rağmen ‘Kırmızı Şemsiye’ ibare ve logosunun kullanılmamasını talep etmiştir. Bu talep elbetteki tarafımızca reddedilmiş ve arabulucu görüşmeleri uzlaşmadan sonlandırılmıştır.

Son kertede, Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği, seks işçilerinin 2008 yılından beri içerisinde yer aldığı “Kırmızı Şemsiye Seks İşçileri İnisiyatifi”nin bu ismi kötü niyetli olarak kullandığı ve marka hakkı derneğimizde bulunan ‘Kırmızı Şemsiye’ ifadesinin ve logosunun iptal edilerek kendi adlarına tescil edilmesini talep etmiştir.

Derneğimize açılan bu dava ile ilgili söylemek isteriz ki; 


Türkiye’de bulunan ve faaliyet gösteren LGBTİ örgüt, oluşum veya topluluklar ile yürüttüğümüz tüm ilişkilenmelerde bugüne dek dayanışma ve ortak mücadele dışında olumsuz bir şekilde asla karşı karşıya gelmemiş, her zaman birlikte daha güçlü olacağımızı savunmuş ve bunun gereklerine uygun şekilde faaliyetlerini sürdürmüş bir kuruluş olarak, tarafımıza açılmış olan dava ve davacı kuruluşun ortak mücadele alanlarında tarafımıza olan bu yaklaşımı, bizi sahip olduğumuz profesyonel ve etik mücadele ekseninden uzaklaştıramayacaktır.

Her gün dinamikleri farklılaşan bir ülkede, her gün değişen sorunlar ve yaşam tehditleriyle yüzyüze kalan translar için sokağa elini uzatan; profesyonellikten ödün vermeden ulusal ve uluslararası alanda savunuculuk faaliyetlerini sürdürerek sokağın sesini herkese duyurmak isteyen bir noktada yer aldık.

 Durduğumuz bu noktadan asla ayrılmayacağımızın, onurlu mücadele şeklimizden ve dayanışma kültürümüzden ödün vermeyeceğimizin kanıtı ise her konuda olduğu gibi, mevcut konuda da anlamak ve anlaşılmak için davacı derneğe gösterdiğimiz çaba ve özen olmuştur.

Nefretin, şiddetin, önyargıların arttığı ve LGBTİ hak hareketinin görünmez kılınmaya çalışıldığı bu kritik dönemlerde, özellikle yine sokaklarda ve kamusal alanda faaliyetlerimizi her türlü riskle sürdürmeye çalışırken, 24 saat sahada emniyette-hastanede translarla dayanışırken, örgüt olarak bu şekilde bir davaya zorlanmamız, zaman ve insan kaynağımızı bu şekilde kullanmaya zorlanmamız oldukça üzücüdür.

Pembe Hayat ve Kırmızı Şemsiye Seks İşçileri İnisiyatifine emek veren tüm aktivistlerimizin, üyelerimizin, gönüllülerimizin ve bizlerin böyle bir zamanda böyle ofansif bir çıkar hareketiyle karşı karşıya kalmaktan ötürü yaşadığımız hayal kırıklığı ise şüphesiz ki ortak mücadelemizin verdiği umut hissi ile ikame olacaktır.


*Hukuki sürecin devam ettiğini bilgilerinize sunarız.

Pembe Hayat LGBTT Dayanışma Derneği Kırmızı Şemsiye Seks İşçileri İnisiyatifi







Yorum Gönder

Blogger tarafından desteklenmektedir.