valilik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster


DW Türkçe'ye konuşan LGBTİ bireyler, toplumdan yasağa karşı dayanışma beklediklerini anlattı.

"Genel ahlak gerekçesiyle toplumun yeniden dizayn edilmesi kabul edilebilir bir şey değil. Birbirine benzeyen bir toplum mu olacağız? Sürekli birbirimizi mi dışlayacağız?” Bu sözler Ankara’da yaşayan 44 yaşındaki LGBTİ birey A.E.’ye ait. Ankara Valiliği'nin yasak kararını eleştiren A.E. “Eğer bugün bu yasak kararına tüm toplum birlikte karşı çıkmazsa, hepimiz özgürlüğümüzü kaybedeceğiz” diyor.

28 yaşındaki R.Ç. LGBTİ topluluğu üyesi yasakların nasıl ortaya çıktığını anlatırken bunun bir 'yönetim stratejisi' de olabileceğine dikkat çekiyor.  R.Ç “Çünkü biz -LGBTİ bireylerin özgürlüğü, hetero bireyleri de özgürleştirir- sloganımızdan hiç vazgeçmedik. İnsanların bu konu üzerinde düşünmesi özellikle engelleniyor, çünkü insanların özgürleşmesi tehlikeli bulunuyor. Bu yüzden de yasakların arkası kesilmiyor. Türkiye’de böyle bir yönetim stratejisi var” diyor. R.Ç’ye göre ‘genel ahlak’ gerekçesiyle sadece toplum aldatılıyor. R.Ç. sözlerini “Yasak koyanların derdi genel ahlak düzenini kurmak değil, insanların özgürlük kavramı üzerinde düşünmelerini engellemek” diye sürdürüyor.

32 yaşındaki aktivist U.G. ise Türkiye'de Lezbiyen Gay Bisesküel Transgender İnterseks (LGBTİ) gerçeğine toplum nezdindeki yaklaşımı  "Xenobofik” olarak niteliyor. Yani insanlar bilmediği, bilmek istemediği şeylerden kaçıyor. Empati eksikliği gün geçtikçe artıyor.” Ona göre toplumda kadın ve erkek rol kalıpları içinde büyümüş insanlar okulda, sokakta, iş hayatında sadece kendilerine benzeyenleri kabul etme davranışı gösteriyorlar. Bu yüzden de iki erkeğin ya da iki kadının birlikteliği söz konusu olduğunda akıllara hemen cinsellik geliyor.
U.G., “-Erkek adam bunu yapar mı, erkek erkekle yatar mı- gibi kınama, ayıplama cümleleri de dalga dalga yayılıyor. Gaylerin –güçlü, maço, hakeden, her şeyi yapabilen, muktedir olan- erkek algısını kırdığını düşündükleri için de müthiş bir tepki geliştiriyorlar. Aynı durum elbette ki lezbiyen ve transseksüeller için de geçerli” diyor. ... Tamamı İçin DW Türkçe


        CHP İstanbul   Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesiyle, Ankara Valiliği’nin LGBTİ+  dernekleri tarafından kentte düzenlenmesi planlanan etkinlikleri süresiz olarak yasaklama kararını meclis gündemine taşıdı.     
        Tanrıkulu,  şu soruları yöneltti:


  • Ankara Valiliği’nin yasaklama kararı LGBTİ bireylere yani toplumun bir kesimine karşı açıkça bir ayrımcılık değil midir? Yasaklama kararına ilişkin açıklamanın dışında Ankara Valiliği’nin elinde herhangi bir somut bulgu, bilgi ve belge var mıdır?
  • Son bir yıl içinde Türkiye’de illere göre farklı cinsel yönelimi olan bireylere yönelik toplam kaç saldırı gerçekleşmiştir? Bu olaylarda ölen ve yaralananların adları, olay yerleri ve tarihleri nedir?Bu tür saldırılar sonucunda açılan soruşturma ve davaların halihazırdaki durumu nedir?
  • Gerek Ankara Valiliği gerek İçişleri Bakanlığı ve devletin diğer kurumları insanların ayrımcılığa maruz kalmaması, cinsel yönelimleri, görünüşleri, inançları, etnik kökenleri, dinsel tercihleri gibi gerekçelerle saldırıya uğramaması ve saldırılardan korunması için ne gibi önlemler almaktadır?
  • 2002-2017 yılları arasında yıllar bazında 20 Kasım tarihi itibariyle Türkiye genelinde illere göre toplam kaç LGBTİ birey yaşanan saldırı ve şiddet olayları akabinde yaşamını yitirmiştir?

Ankara Valiliği'nin, Alman LGBT Film Günleri' yasağından sonra (toptan) bir yasak daha getirdi.  Yapılan açıklamaya göre 18.11.2017 tarihinden itibaren LGBTİ+ örgütleri tarafından yapılacak olan etkinlikleri süresiz olarak yasakladı. Yasağın temel dayanağı ise 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu ile OHAL'in 11/f maddesi.



"Yasaklama Kararına İlişkin Basın Duyurusu
Çeşitli sosyal medya ve birtakım yazılı ve görsel medya organlarından LGBTT (Lezbiyen, gay, biseksüel, transseksüel veya travesti) ile LGBTİ (Lezbiyen, gay, biseksüel, transgender, intersex) adıyla çeşitli sivil toplum örgütleri tarafından, ilimizin muhtelif yerlerinde birtakım toplumsal hassasiyet ve duyarlılıkları içeren sinema, sinevizyon, tiyatro, panel, söyleşi, sergi vb. etkinliklerin gerçekleştirileceği şeklinde bilgiler elde edilmiştir.

Söz konusu paylaşımlarla halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik edeceği, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın tehlikenin ortaya çıkabileceği; ayrıca kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunmasını tehlikeye düşürebileceği göz önünde bulundurulduğunda yapılmak istenen organizasyona katılacak olan grup ve şahıslara yönelik olarak; birtakım toplumsal duyarlılıklar nedeniyle de bazı kesimler tarafından tepki gösterilebileceği ve provokasyonlara neden olabileceği değerlendirilmektedir.

Bu nedenlerle 18 Kasım 2017 tarihinden itibaren süresiz olarak LGBTT_LGBTİ vb. örgütler tarafından ilimizin muhtelif yerlerinde birtakım toplumsal hassasiyet ve duyarlılıkları içeren sinema, sinevizyon, tiyatro, panel, söyleşi, sergi vb. etkinlikler,  5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun 11/C Maddesine göre ilimiz sınırları içerisinde huzur ve güvenliğin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik emniyetin, kamu esenliğinin sağlanması amacıyla gerekli tedbirlerin alınması kapsamında, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 17. Maddesine ve 2935 sayılı Olağanüstü Hal Kanunu’nun 11/f maddesi hükümleri doğrultusunda Valiliğimizce yasaklanmıştır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

Semih Şen
Blogger tarafından desteklenmektedir.