hapishane etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster


Fotoğraf:Twitter/kvlcm_arat
Tekirdağ 2 No’lu Hapishanesi’nde tutluka tutulan trans kadın Diren Coşkun, 25 Ocak itibariyle ölüm orucuna başladı.

Olayı duyuran İstanbul LGTBİ+ Derneği Sözcüsü Kıvılcım Arat, sosyal medya hesabından yaptığı duyuruda “Bugün Tekirdağ 2 No’lu tabutlukta tutulan arkadaşım Diren Coşkun’u ziyarete gittim. Diren’in tüm demokratik kamuoyuna bir ilanı var” dedi.

Arat, Coşkun’un mesajını şöyle aktardı: “Burada insan onuruna aykırı birçok uygulamaya maruz kalıyorum. Üzerimizdeki ağır tecridin kaldırılması, gasp edilen ameliyat ve tedavi hakkımın iadesi için bedenimi ölüme yatırıyorum. 25 Ocak’tan beri ölüm orucu eylemine başladığımı demokratik kamuoyunun bilgisine sunuyorum.”



Kıvılcım Arat, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalara şöyle devam etti: “Çok zor böylesi bir haberi iletmek. Ama elçiye zeval olmaz. Canım yana yana bu fotoğrafın altına Diren’i ÖLÜM ORUCU kararına götüren süreci yazmaya çalışacağım. İnfaz hakimliği, epilasyon tedavisinin izni için Trans mahpus Diren ile, 24 Ocak Çarşamba günü görüşüyor. İnfaz hakiminin, T.D. Hastanesine sorusu şu: Epilasyon tedavisi, transeksüel mahkum(lar) için hayati önem arz eder mi? Diren, kurulda asıl kararı verecek olan psikiyatri doktorunun transfobisine maruz kalıyor. Doktor, suratına bile bakmadan dosyayı bildiğini söylüyor ve Bakırköy Devlet Hastanesine sevk yazıyor. Diren, aylardır oyalandığını ve yanlış yönlendirildiğini söylüyor. “




Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Kıraç’ın bilgi edinme yasası çerçevesinde Adalet Bakanlığı’na sorduğu, LGBT mahpuslara ilişkin sorulara cevap geldi. Adalet Bakanlığı’nın sorulara vermiş olduğu cevaplara bakıldığında ilk yapılabilecek olan tespitler şunlardır:

1- Adalet Bakanlığı’nın kullandığı “LGBT’li” nitelendirmesi, LGBT olma halini, “kanserLİ”, “aidsLİ”, “veremLİ” nitelendirmelerinde olduğu gibi bir hastalık olarak gördüğünün belirtisi olarak okunabilir mi sorusunu akla getirmektedir.

2- Adalet Bakanlığı, LGBT mahpusların tamamının 79 kişi olduğunu belirtmektedir. Translar dışında bırakıldığında Lezbiyen, Gay ve Biseksüel mahpusların kendileri ifade etmediği sürece tespiti ve istatistiklere girmesi olası olmadığından, 79 rakamının oldukça büyük oranda transları kapsadığını düşünmek yanlış olmayacaktır.

3- LGBT mahpusların hapishanelerde karşılaştığı başlıca zorluklardan birini kendilerinin şikayetlerinden de anlaşılacağı gibi tecrit edilmeleri oluşturmaktadır. Hapishanelerde az sayıda bulunan LGBT mahpusların güvenlik gerekçesiyle tecrit edildiğine dair bilgiler ve bu konuda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından verilmiş bir de mahkumiyet kararı vardır (Bu konuda blogumuzda yayınlanan haber için burayı tıklayınız). Bakanlığın verdiği rakamlara bakıldığında da Maltepe’deki 11 ve Eskişehir’deki 9 mahpusun haricindeki 59 mahpusun diğer 16 hapishaneye dağıtılmış olduğu görülmektedir. Bu durum bu mahpusların tecrit edilip edilmediği düşüncesini akla getirmektedir.
Bakanlığın verdiği bilgiye göre mahpus sayısına göre hapishane adedi şöyledir:
Mahpus Sayısı                                  Hapishane Sayısı              Hapishaneler
11                                                                          1                             Maltepe
9                                                                            1                             Eskişehir
7                                                                            2                             Antalya L, Metris 2
6                                                                            4                             Alanya L, Ankara 2 L, Bafra T, Kocaeli 2 T
5                                                                            1                             Çorum L
4                                                                            1                             Ankara 1 L
3                                                                            1                             Kocaeli 1 T
2                                                                            2                             Adana E, Buca
1                                                                            5                             Afyonk. E, Burdur E, Nevşehir E, Sivas E, Tokat T
Maltepe ve Eskişehir dışarıda bakıldığında LGBT mahpuslar her hapishanede ortalama 3 kişi olarak tutulmaktadır. 5 LGBT mahpus tamamen tektir. Bu rakamlar LGBT mahpusların büyük bir çoğunluğunun tecrit edildiğinin ifadesidir..
4- Adalet Bakanlığı’nın ifadelerine göre girişte LGBT olduğunu belirten mahpuslar “durumlarını belirtir sağlık kurulu raporu aldırılarak aynı durumda olan hükümlü ve tutuklular ile birlikte, konumlarına uygun koğuşlarda barındırılmaktadır”. Burada üzerinde durulması gereken konuyu, “durumlarını belirtir sağlık kurulu raporu aldırılması” oluşturmaktadır. LGBT olduğunu beyan eden mahpuslara sağlık kurulu raporu aldırılması şart koşulmakta ve bu nedenle bu mahpuslar insanlık onuruyla bağdaşmayacak muayenelerle karşılaşabilmektedirler.
5- Bakanlık, LGBT’ler  ”ortak kullanım alanı ve sosyal faaliyetlere çıkartılırken diğer hükümlü ve tutuklular ile bir araya gelmeyecek şekilde planlama” yapılır demekte ve eklemektedir “mevzuat hükümleri ve kurumun imkanları da göz önünde bulundurularak”. Hapishanelerde ortak kullanım alanlarının sınırlı olduğu bilinmektedir. Bu sınırlılık içerisinde planlama yapılırken hapishanelerde sayıları az olan LGBT mahpusların göz ardı edildiğine dair örnekler bilinmektedir. Bu konuda bir yazıya daha önce bloğumuzda yer vermiştik. 
6- Bakanlığın verdiği cevaptan anlıyoruz ki “LGBT durumunda bulunan hükümlü ve tutuklular için özel tip ceza infaz kurumunun yapılması planlanmaktadır.” LGBT mahpuslar için tek bir hapishanenin yapılması ve 79 LGBT mahpusun burada toplanması olumsuz sonuçlara da yol açabilecektir. Türkiye’nin bir çok hapishanesinde ailesiyle ya da kendi sosyal çevresiyle aynı ilde tutulmakta olan insanlar hapishanenin yapılacağı bir mekana toplanacaktır. Bu durum LGBT mahpusların kendi sosyal yaşam ortamlarından koparılması anlamına gelecektir. Bunun yanısıra burada tutulmakta olan insanların damgalanma durumu daha da boyutlanacaktır.
7- Bakanlığın verdiği cevaba göre LGBT mahpusların 8′i tutuklu 71′i hükümlüdür yani yaklaşık 9′da 1′i tutukludur. Türkiye’deki tüm mahpusların (17 Temmuz 2013 tarihi itibariyle) ise 26.809′u tutuklu 105.419′u hükümlüdür. Bu ise yaklaşık 4′de 1′i eder. Elde LGBT mahpusların dava sürelerine ilişkin veri olmasa dahi bu rakamlara bakıldığında LGBT’ler için dava süreçlerinin daha hızlı işlediği söylenebilir. Bu daha hızlı işleme sürecinin bir olumluluk olmaktan öte damgalanmadan kaynaklı bir olumsuzluk olduğu irdelenebilecek bir iddia olarak ele alınabilir.
8- Bilgi edinme çerçevesinde sorulan soruların bir kısmı cevaplanmamıştır.
Yukarıdaki 8 tespit, Adalet Bakanlığı’nın cevapları üzerinden yapılabilecek ilk tespitlerdir. Hapishanelerin birer kapalı kutu olması durumu LGBT mahpuslar söz konusu olduğunda daha da kapalılık arzetmektedir. Bu konunun gündeme getirilmesi, izlenmesi, sorunların tespit edilmesi ve çözüm önerilerinin oluşturulup bu önerilerin insan hakları kapsamında devletten talep edilmesi önemlidir.
Aşağıda bilgi edinme hakkı çerçevesinde yapılan başvurunun sorularını ve gelen cevapları okuyucularımızla paylaşıyoruz: Devamı/Tamamı/Kaynak



Blogger tarafından desteklenmektedir.