Bawer Çakır: LGBTT’ler iktidarın ahlak kıskacında- Birgün.net
ONUR EREM/BİRGÜN
Bawer Çakır, Kaos GL dergisinin yayın kurulunda yer aldı. Kaosgl.org için yazılar yazdı. İki yıl boyunca bianet.org.'da muhabirlik yapan Çakır, Lambda İstanbul ve Kaos GL LGBTT derneğinin gönüllülerindendi. İki örgüt adına çeşitli konferanslara katıldı. İstanbul Onur Haftası organizasyonunun hazırlık çalışmalarında yer aldı. Semra Çelebi ile birlikte Özgür Radyo'da "Şemsi Paşa Pasajı" isimli programı hem hazırladı hem de sundu. İzmir Siyah Pembe Üçgen LGBT Derneği'nin 2009'dan bu yana öldürülen gazeteci Baki Koşar adına verdiği "Nefret Suçları ve Nefret Cinayetleri İle Mücadele Ödülü"ne 2010 yılında basın dalında layık görüldü. Çakır, LGBTT mücadelesi dışında çok sayıda sosyal kampanyada da gönüllü olarak çalıştı. Çok sayıda dergi ve sitede yazıları yayınlandı. Çakır ile seçime giderken LGBTT yurttaşların yaşadığı sorunları, seçimler yaklaşırken Bawer Çakır ile siyasi partilerin LGBT'lerin yaşadıkları sorunlara karşı duyarsızlığı ve LGBT bireylerin oy tercihleri üzerine bir söyleşi yaptık
LGBTT bireylerin haklarını savunan partiler Meclis’e giremiyor. Girenler ise onların haklarını savunmuyor. Bu zincir nerede kırılacak? Meclise giren partilerin, büyük sorunlar yaşayan LGBTT bireylerle ilgilenmeleri için ne gerekiyor?
Sanırım LGBTT'lerin de LGBTT hakları için mücadele eden örgütlerin de merak ettiği soru bu. Haklar konusunda LGBTT'lerin sırasının ne zaman geleceği, iyi niyetli bir yorumla hangi şartların olgunlaşmasının beklendiği, kaç eşcinsel ve transın öldürülmesi gerektiği belirsiz. Ne hükümetin, BDP'yi dışında tutarsak, ne de muhalefetin bu konuda en azından yakın zamanda bir adım atacağına dair bir işaret yok. Ben kendi adıma ülkede genel olarak yaşananlara baktığımda iyi niyetli bir yorumda bulunamıyorum. Zira hükümet eliyle oluşturulan ahlak kıskacının ilk olarak yine LGBTT'lerin hayatlarını cehenneme çevireceğini düşünmeye çoktan başladım bile. Olumlu tahmin ise her yıl giderek büyüyen LGBTT mücadelesini Meclis'i, her yıl daha da kalabalıklaşan LGBTT Onur yürüyüşlerinde siyasi partileri harekete geçirecek sayıda insanın bir araya gelmesinden ilgi doğabileceğini düşünüyorum. İyi niyetli bir yorum olabilir ama mücadele etmek için umuda ihtiyaç var.
hadiGAYri.com adlı LGBT sosyal ağ sitesinin üyelerine yaptırdığı seçim anketinde CHP birinci çıktı. Bu ankette esas şaşırtıcı olan AKP ve MHP gibi muhafazakar, eşcinselliği hastalık olarak gören partilerin oylarını arttırıp ve üyelerin neredeyse yarısının oylarını alırken, cinsel yönelime tüzüğünde yer veren BDP'nin desteklediği bağımsızların çok düşük oy alması. Bu durumu neye bağlıyorsunuz? [ bu anketin linki: http://www.kaosgl.org/icerik/escinsel_biseksuel_ve_translarin_tercihi_chp ]
Öncelikle şunu belirtmekte fayda görüyorum. LGBTT dediğimiz topluluk tek bir siyasi görüşü savunan, ortak bir dili ve politik tavrı olan yekpare bir grup değil. Kaldı ki açık eşcinsellerden daha fazla heteroseksüel taklidi yapan, toplumdaki homofobi ve transfobi nedeniyle açılamayan LGBTT’ler var. Bu nedenle sadece ‘görünür’ olan ve hak mücadelesi yürüten LGBTT'leri değil, harekete hiç bulaşmayan, gizli yaşamak zorunda kalan ya da bunu tercih edenleri de dahil ettiğimizde oldukça kalabalık bir topluluktan bahsediyoruz. Ve bu topluluk sadece yoksul ya da zengin değil.
Anketi yapan internet sitesine de bu bahsettiğim büyük gruba mensup insanlar üye. Sadece aktivistler ya da LGBTT'lerin mücadele etmesini destekleyenler değil. CHP'nin ankette birinci çıkmasına şaşırdığımı da söyleyemem. Özellikle AKP döneminde LGBTT örgütlerine açılan kapatma davaları, nefret cinayetlerindeki artış ve yandaş medyanın kullandığı ayrımcı dil çok sayıda LGBTT'nin CHP'ye yönelmesine yol açtı. Mehmet Sevigen başta olmak üzere bazı CHP'li milletvekillerinin de Meclis'te soru önergesi vermesi de bunda etkili oldu. CHP LGBTT'leri düşünüyor algısı yarattı.
Kaynak -Devamı
Bawer Çakır, Kaos GL dergisinin yayın kurulunda yer aldı. Kaosgl.org için yazılar yazdı. İki yıl boyunca bianet.org.'da muhabirlik yapan Çakır, Lambda İstanbul ve Kaos GL LGBTT derneğinin gönüllülerindendi. İki örgüt adına çeşitli konferanslara katıldı. İstanbul Onur Haftası organizasyonunun hazırlık çalışmalarında yer aldı. Semra Çelebi ile birlikte Özgür Radyo'da "Şemsi Paşa Pasajı" isimli programı hem hazırladı hem de sundu. İzmir Siyah Pembe Üçgen LGBT Derneği'nin 2009'dan bu yana öldürülen gazeteci Baki Koşar adına verdiği "Nefret Suçları ve Nefret Cinayetleri İle Mücadele Ödülü"ne 2010 yılında basın dalında layık görüldü. Çakır, LGBTT mücadelesi dışında çok sayıda sosyal kampanyada da gönüllü olarak çalıştı. Çok sayıda dergi ve sitede yazıları yayınlandı. Çakır ile seçime giderken LGBTT yurttaşların yaşadığı sorunları, seçimler yaklaşırken Bawer Çakır ile siyasi partilerin LGBT'lerin yaşadıkları sorunlara karşı duyarsızlığı ve LGBT bireylerin oy tercihleri üzerine bir söyleşi yaptık
LGBTT bireylerin haklarını savunan partiler Meclis’e giremiyor. Girenler ise onların haklarını savunmuyor. Bu zincir nerede kırılacak? Meclise giren partilerin, büyük sorunlar yaşayan LGBTT bireylerle ilgilenmeleri için ne gerekiyor?
Sanırım LGBTT'lerin de LGBTT hakları için mücadele eden örgütlerin de merak ettiği soru bu. Haklar konusunda LGBTT'lerin sırasının ne zaman geleceği, iyi niyetli bir yorumla hangi şartların olgunlaşmasının beklendiği, kaç eşcinsel ve transın öldürülmesi gerektiği belirsiz. Ne hükümetin, BDP'yi dışında tutarsak, ne de muhalefetin bu konuda en azından yakın zamanda bir adım atacağına dair bir işaret yok. Ben kendi adıma ülkede genel olarak yaşananlara baktığımda iyi niyetli bir yorumda bulunamıyorum. Zira hükümet eliyle oluşturulan ahlak kıskacının ilk olarak yine LGBTT'lerin hayatlarını cehenneme çevireceğini düşünmeye çoktan başladım bile. Olumlu tahmin ise her yıl giderek büyüyen LGBTT mücadelesini Meclis'i, her yıl daha da kalabalıklaşan LGBTT Onur yürüyüşlerinde siyasi partileri harekete geçirecek sayıda insanın bir araya gelmesinden ilgi doğabileceğini düşünüyorum. İyi niyetli bir yorum olabilir ama mücadele etmek için umuda ihtiyaç var.
hadiGAYri.com adlı LGBT sosyal ağ sitesinin üyelerine yaptırdığı seçim anketinde CHP birinci çıktı. Bu ankette esas şaşırtıcı olan AKP ve MHP gibi muhafazakar, eşcinselliği hastalık olarak gören partilerin oylarını arttırıp ve üyelerin neredeyse yarısının oylarını alırken, cinsel yönelime tüzüğünde yer veren BDP'nin desteklediği bağımsızların çok düşük oy alması. Bu durumu neye bağlıyorsunuz? [ bu anketin linki: http://www.kaosgl.org/icerik/escinsel_biseksuel_ve_translarin_tercihi_chp ]
Öncelikle şunu belirtmekte fayda görüyorum. LGBTT dediğimiz topluluk tek bir siyasi görüşü savunan, ortak bir dili ve politik tavrı olan yekpare bir grup değil. Kaldı ki açık eşcinsellerden daha fazla heteroseksüel taklidi yapan, toplumdaki homofobi ve transfobi nedeniyle açılamayan LGBTT’ler var. Bu nedenle sadece ‘görünür’ olan ve hak mücadelesi yürüten LGBTT'leri değil, harekete hiç bulaşmayan, gizli yaşamak zorunda kalan ya da bunu tercih edenleri de dahil ettiğimizde oldukça kalabalık bir topluluktan bahsediyoruz. Ve bu topluluk sadece yoksul ya da zengin değil.
Anketi yapan internet sitesine de bu bahsettiğim büyük gruba mensup insanlar üye. Sadece aktivistler ya da LGBTT'lerin mücadele etmesini destekleyenler değil. CHP'nin ankette birinci çıkmasına şaşırdığımı da söyleyemem. Özellikle AKP döneminde LGBTT örgütlerine açılan kapatma davaları, nefret cinayetlerindeki artış ve yandaş medyanın kullandığı ayrımcı dil çok sayıda LGBTT'nin CHP'ye yönelmesine yol açtı. Mehmet Sevigen başta olmak üzere bazı CHP'li milletvekillerinin de Meclis'te soru önergesi vermesi de bunda etkili oldu. CHP LGBTT'leri düşünüyor algısı yarattı.
Kaynak -Devamı