“Sporda homofobiyi birlikte yeneceğiz”
Eşcinsel olduğu için askerlikten muaf tutulan Halil İbrahim Dinçdağ, Türkiye Futbol Federasyonu yönergesinin “Sağlık sorunu nedeniyle askerlikten muaf olanlar hakemlik yapamazlar” biçimindeki maddesi yüzünden hakemlik mesleğine devam edemedi. Dinçdağ, rapor almak için TSK’yla giriştiği mücadeleyi, eşcinselliği bir sağlık sorunu olarak gören, özel hayatını hiç duraksamadan ifşa eden Federasyon’u ve adalet arayışını Türkiye’den Şiddet Hikayeleri’ne anlattı.
Röportaj: Doğu Eroğlu
10 yıl futbol oynamış, 14 yıl hakemlik
yapmış, yıllarca yerel radyo ve televizyonlarda programlar hazırlayıp
sunmuş birisiyim. Hakemlik yapmamın engellenmesi ve kamuoyu gündemine
gelmemi sağlayan olaylar, zorunlu askerlikle birlikte başladı.
Çocukluğumdan beri askerliğe ilişkin soru işaretlerim vardı. Niye böyle
bir uygulama olduğunu, o kıyafetleri giyip gençlerin vaktinin niçin boşa
harcandığını hep sorguluyordum. İnsanlar hayata dair kararlar alma
yaşındayken askere alınıyorlar ve bütün hayalleri yıkılıyor. Kısacası,
heteroseksüel olsam da askerlik yapmayacaktım.
Zorunlu askerlik sürecini nasıl yaşadınız?
Trabzon’da yaşıyordum, kaçmıyordum ama
askere gitmeye dair de bir adım atmış değildim. 2007’de askere gitmem
gerektiğine ilişkin bir belge gelince sıkıntı da başladı… Askerliğe
elverişli olmadığımı gösteren raporu nasıl alabileceğimi araştırmaya
başladım. Askerlik şubesine gidip muayene oldum ve doktora cinsel
yönelimimin farklı olduğunu söyledim. Erzincan Askeri Hastanesi’ne sevk
edildim ancak oradaki doktorlar, “Biz rapor veremiyoruz. Askere gidip birliğine bağlı hastanede muayene olman gerekiyor” dediler. Yaklaşık bir yıl sonra, 2008’in Ekim ayında askere gitmeye karar verdim.
Rapor almak isteyenlerin sistematik bir yıldırma işlemleri silsilesinden geçirildiğini önceden biliyor muydunuz?
Trabzon’da da eşcinseller var ama onlar
da benim gibi, cinsel yönelimlerini gizledikleri için kimseye
danışamadım. Dolayısıyla Sivas’taki acemi birliğine giderken neler
yaşayabileceğimi bilmiyordum. Revirdeki ilk muayenede doktora durumu
anlatıp kışlada kalamayacağımı söyledim, “Başıma bir şey geldiği takdirde sorumlusu siz olursunuz”
dedim. Yine de bir gece koğuşta yatmak zorunda kaldım. Ertesi gün
hastaneye götürüldüm ve orada kaldığım 10 günlük sürede psikolojim çok
bozuldu. Ama görüştüğüm doktor son derece iyi niyetliydi; bana
inandığını, kendi vereceği raporun reddedilebileceğini, beni Ankara’ya
yani GATA’ya sevk edeceğini söyledi. 1 ay da hava değişimi verdi.
GATA’ya gittiğimde, birliğimden kıta anket formu belgesi almam
gerektiğini söylediler. Bölük komutanı beni gözlemlemeli, hakkımdaki
değerlendirmesini rapor haline getirmeliymiş. Ama bölük komutanı beni
tanımıyor ki, birliğimde zaten bir gün kalmışım! Devamı-Tamamı>>
Haber/İlgi Bağlantıları; http://www.siddethikayeleri.com/sporda-homofobiyi-birlikte-yenecegiz/